Abdüssamed ÜNAL

İnsan beşerdir…

Karşısında dosdoğru duran yolu görmezden gelir ve yok sayar. Oysa içindeki ses en doğru, dosdoğru yolu bilir, hisseder. Sadece bir adım atmaktır oysa ona düşen, bir adım ve bir söz.

O söz ki; söyleyen kurtuluşa ermiştir, O söz ki söyleyen, tereddütsüz bir mutluluğu yakalamıştır ta yüreğinden.

Adım, atılmayı bekler. Lakin bin bir türlü maddi neden koyar iblis hiç atılmasın diye o adım. Zaten onun görevi budur; yol üzerine engeller koymak.O bir inat uğruna bunca uğraşı verirken insan niye mutluluğa ulaşmak için bu kadar zorlar kendini.

Tek bir cümledir asırlara ve çağlara yön veren ve dileyenleri mutluluğa ulaştıran. La ilahe İllallah Muhammeden Rasulullah… Aslında bu; nefse, şeytana karşı verilen ilk cihattır. İlk dur demedir bir nevi tüm batıla, Allah adına ilk dik duruştur bu şeytana ve onun oyunlarına.

Bu dik duruştur insanı beşerlikten alıp rabbine kul eden, bu dik duruştur kalplerdeki mutluluğu hissettiren. Bu dik duruştur insanı Rabbi Rahmana kavuşturan.

Rabbine kavuşan kişi eksiliğini tamamlamış demektir. Artık tek derdi vardır; nasıl iyi bir kul olabilsem âlemlerin rabbine. Çünkü fark etmiştir dünyada gelme sebebini, yakalamıştır o kutlu mutluluğu…

Durmaz, duramaz artık çünkü içinde bulunduğu dava büyük ve yüce bir davadır… Dava ki uğrunda nelerden vazgeçilmişti, neler bu davanın uğruda göz kırpmadan, bir an düşünmeden feda edilmiş ti…

Mal, mülk, para, mevki ve daha neleri… Oysa hepsi nefsin istedikleri şeyler değimiydi, evet öyle ama bizzat rahman tarafından bir uyarı vardı:”

Toplanma günü (hesap günü) için, sizi bir araya getirdiği zaman, işte o, kimin aldandığının ortaya çıkacağı gündür. Kim Allah'a inanmış ve yararlı işler yapmışsa, Allah onun kötülüklerini örter ve onu, altlarından ırmaklar akan cennetlere sokar orada ebedi kalırlar. İşte büyük başarı budur.(64-9)

Din günü, aldananlardan olma korkusu hemen ardından ise bir müjde.

Bir müjde ki; bu dik duruşun ve yapılan cihadın karşılığını en mükemmel bir şekilde görüleceği. Zaten bunu bilen, buna inanan kişi için artık, bu dünyada katlanılmaz bir çile, bir zorluk yoktur. Bunu bilen ve kalbine işleyen kişi gerçek mutluluğu bulmuş demektir…